
"Said, bilgiyle söylem arasındaki ilişkiyi Batı'yla Doğu arasındaki ilişkiye uygularken, Doğu hakkında Batı'nın
ürettiği metinlerin Doğu'yu ideolojik bir biçimde temsil ettiğini gösterdi. Böylece, oryantalizm kavramında o güne dek bilinen ekonomik ve siyasi hegemonya boyutuna bir yenisini ekledi: Doğu'yu dolaşıma sokulacak bir bilgi olarak üreten bilimsel ve akademik metinlerin oluşturduğu temsil.
Bu bilgi, kolonyalizm öncesinde Doğu'yu 'yabancı' ya da 'öteki' olarak betimlerken, kolonyalist dönemde 'öteki'nin ya da 'yabancı'nın nasıl kolonize edileceğinin de kılıfını oluşturdu. Kolonyalizm, ya da emperyalizm başlangıçta silah gücüyle gerçekleşmiş de olsa, ırkçılık gibi kolonyalizmin sürdürülmesi de ancak Doğu'yu nesneleştiren söylemler yoluyla mümkün olabilirdi ve öyle de oldu. Kolonyalist söylemler, sömürge halklarını her zaman yok saydılar; sayamadıkları zamansa onları insan-altı yaratıklar olarak gördüler. Sömürgeciliğin en geniş anlamıyla tabanını oluşturan süreç, yani 'ötekileştirme' zayıf olanın önce 'öteki' olarak tanımlanmasını öngörüyordu ki ezilebilsin, horlanabilsin rahat bir vicdanla sömürülebilsin.” sf: 10-11
İstanbul Bilgi Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Jale Parla'nın edebi metinler eşliğinde Şarkiyatçılığı ele aldığı bu çalışması, 'Şarkiyatçılık ve Doğu Miti, İngiliz ve Fransız Edebiyatında
Türk Mitinin Kökenleri, Byron'ın Yarattığı Türk Miti , Victor Hugo'da Türk Mitinin Parodisi, Lamartine ve Türk Mitinin Politizasyonu, 1835-1850 Arasında Doğu Yolculuğunun Düş Kırıklıkları, Kırım Savaşı ve Türk Mitinin Yıkılışı' başlıklarıyla oryantalizm okumasına farklı kaynaklardan yaklaşmakta. Şarkiyatçılık üstüne inceleme yapıyorsanız, es geçilmemesi gereken bir çalışma.
Jale Parla, Efendilik, Şarkiyatçılık, Kölelik ; İstanbul:2005 İletişim Yayınları
This entry was posted
on Pazartesi, Eylül 15, 2008
at Pazartesi, Eylül 15, 2008
and is filed under
araştırma,
inceleme,
Jale Parla,
yarı yarıya
. You can follow any responses to this entry through the
comments feed
.